Kişiye özel ideal burun kavramının son yıllarda değişime uğraması doğallığın ön plana çıkması ile yüz analizinin de önemini arttırmıştır.
Yüz analizi yapılırken burnun fonksiyonel özellikleri korunarak kişiye en çok yakışacak, en doğal halini yakalamak amacıyla yüz hatlarına en uygun burun şeklinin belirlenmesi adına gerçekleştirilen bir ölçümdür.
Yüz analizini yaparken sadece yüzde bulunan organların birbiri ile olan uyumu ve açısı değerlendirilmekle kalınmıyor , aynı zamanda hastanın cinsiyeti, yaşı, boyu, yaşam tarzı, mesleği, cilt yapısı, yüz tipi, ve beklentileri de dikkate alınarak esaslı bir analiz gerçekleştiriliyor.
Yüz analizini yaparken kullandığım profesyonel fotoğraflama ile birlikte dudak yapısı, yanakların biçimi, dudak ve burun arasındaki açı, alın genişliği, gözlerin şekli, elmacık kemiklerinin pozisyonu ve yapısı, kaşların şekli ile birlikte ;
- Alın ve burun arasındaki açı
- Burun ve çene arasındaki açı
- Çene ve boyun arasındaki açı
Kulak ve burun büyüklüğü arasındaki oran da incelenerek sadece analiz için kullandığım özel programlar ile yeni burnun kişinin profil görünümüne de uygun olması sağlanmaktadır. Bu kapsamda dikkate alınması gereken bir diğer önemli husus hastanın cilt yapısı ile alakalıdır.
Cilt yapısı burnun aynası gibidir. Ameliyat sonrası iyileşme, ameliyat sırasında uygulanacak cerrahi teknikleri etkileyen önemli bir etkendir. Burun cildi ne kadar inceyse ameliyat sonrası iyileşme bir okadar kısa oluyor fakat burun sırtında ve burun ucunda oluşabilecek en ufak düzensizliği ve asimetriyi dışa yansıtabiliyor. Bu sebeple burun cildi ince olan hastalarda daha dikkatli olmak gerekiyor.
Burun cildi kalın olan hastaların ameliyat sonrası iyileşme süreci daha yavaş gerçekleşiyor.Bir dezavantaj olarakta yapılan müdahalelerin dışa iyi yansıtamaması sayılabilir. Bu nedenle ameliyat öncesi ve ameliyat sırasında yapılan kişiye özel cerrahi planlama,medikal tedavi ve yüz analizi ile bu sorunlar çözülebilmektedir.
